MEHMET FİSKECİ YAZDI

GAZETELER BİRLEŞTİ VE MEMLEKET MESELESİ

MEHMET FİSKECİ YAZDI

 Ha bugün, ha yarın derken, 'nikah kıyıldı' veya 'nikah bozuldu' söylemleri özellikle yerel basın camiası olduğu kadar ulusal basın çalışanlarını da yakından ilgilendiren, bu arada yerel yönetimlerinde gündemine giren gazetelerin birleşmesi, bir bakıma iyi oldu.

Yerel basının güçlü olması gerekiyor. Demokrasinin gelişmesinde, kentlerin büyümesinde, yerel yönetimlerin icraatlar sergilemesinde, yerel basının önemini kimse inkâr edemiyor günümüzde. Haberleriyle, yorumlarıyla kentin sorunlarına ışık tutan, parmak basan ve yön gösteren yerel basının gücü her platformda kabul görürken, uzun zaman dilimi ve uğraştan sonra birleşmeleri, dilerim ve umarım çalışanların da hayrına olmuştur, umut ederim olacaktır.
*
Memleket Gazetesi, şehrimizin en eski, en köklü mahalli gazetelerinden. 1968 yılında tanıştığım, küçük ve sıradan haber ve şiirler yanında, o dönemde tanıdığım Haydar Okur, Muzaffer Kırmacı ve bugün hayatta olmayan merhum Osman Sayın ile matbaa kokusunu ciğerlerimde teneffüs edip, kurşun kokusu ile akşamı ettiğim günleri sizi temin ederim çok arıyorum.
Memleket Gazetesi, eski adıyla Engizek, benim ilk göz ağrım. İlk aşkım!
Patronum, ablam merhum Nadire Tolun, beni bu mesleğe kalın sicimle bağlayan isimdi. Koltuğumun altında 'yazıyor, Engizek Gazetesi yazıyor…' diye bağırarak gazete sattığım günlerde, ki aradan birkaç sene geçmiş, biz de ufaktan ufaktan palazlanmaya başlamıştım ki, 1974'te beni dönemin başbakanı Süleyman Demirel'in yanına gönderdi. Röportaj için.
*
Bir ara verdim o dönemde. Sonra Ali Kiper abimle tanıştım. Maraş Postası'nı çıkartıyordu. Bugünkü Bit Pazarı dediğimiz yerde, mağaramsı mekânda gazeteyi hazırlarken, şimdiki günlerime bakıyorum da, insanın 'vay be, ne günlerdi?' diyesi geliyor.
Ara ara Fahri Şirikçi abimizin Kahraman Kent, merhum Şeref Turhan'ın Işık gazetelerinde köşe yazılarım-haberlerim çıkınca, şehir içinde daha tanınır olduk.
Fazla uzatmaya gerek yok. Gözümü Memleket'te açtım. Benim için ve çoğu için de okul niteliğindeydi. Buradan diploma almayan, yüksek lisans yapmayan yoktu. Ne verdiyse bize, bu okul verdi,  Memleket verdi. Şimdi de torunu sevgili kardeşim Kemal Sayın, aldığı mirası büyütüyor, sürdürüyor. 
Gazetesi Akdeniz'i kapatıp, Memleket ile birleşen, ortaklık kuran Mehmet Gedemenli kardeşim de, şimdi Memleket'i büyütme, renklendirme, kalitesini artırma gayretiyle yola çıktılar. Daha düne kadar 11 olan yerel gazetelerin, birleşme sonrası sayısının 5'e düşmesiyle, yerel basında tatlı bir rekabet başladı.
Baskısı, yazar kadrosu ve özel haber-röportajları ile Memleket, umuyorum ve bekliyorum kentin en gözde mahalli basını olarak adını altın harflerle yazdıracaktır. Aynı temenniyi diğer günlük gazetelerimiz için de umuyor, bekliyorum.  Allah yollarını açık etsin!

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER