Onikişubat Belediyesi, geleneksel hale getirdiği iftar programlarını Kahramanmaraş merkezli depremler sebebiyle buruk bir şekilde düzenlemeye devam ederken, kurduğu iftar sofralarıyla Ramazan ayının bereketini depremzedelerle paylaşıyor. Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek’in de katıldığı programlara vatandaşlar yoğun ilgi gösteriyor.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerin ardından buruk da olsa geleneksel hale getirdiği mahalle iftar programlarını bu yıl da devam ettiren Hanefi Mahçiçek başkanlığındaki Onikişubat Belediyesi, gönül sofrasını Ramazan ayının 5’inci gününde Dönüklü Mahallesi’ne kurdu.

‘Ramazan’da Birlikte Paylaşalım’ sloganıyla gönüllere dokunan, programların içeriğiyle de 7’den 70’e herkesi mutlu eden Onikişubat Belediyesi, bu zor günleri Ramazan ayının bereketinin yanı sıra birlik, beraberlik ve dayanışma ruhuyla geride bırakmayı hedefliyor.

Programın yapıldığı alana gelen Mahçiçek, tüm masaları tek tek dolaşarak, vatandaşların Ramazan-ı Şerif’ini tebrik etti.

İftar programı, Türkiye’nin alanında önde gelen isimlerinden biri olan Şair-Yazar Senai Demirci’nin söyleşisiyle başladı.

Ezanın okunmasının ardından oruçlar dualar eşliğinde açılırken, Mahçiçek yaptığı konuşmada birlik ve beraberlik mesajları verdi.

İftar programına AK Parti Onikişubat İlçe Başkanı Mücahit Kara da katıldı.

Türkiye Cumhuriyeti’nin gücünün depremin yaralarını sarmaya muktedir olduğunu belirten Onikişubat Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek, deprem şehitlerini rahmet ve minnetle anarak, “Maalesef Kahramanmaraş merkezli 11 ilde yıkıma neden olan büyük bir afet yaşadık. Çok sayıda insanımız Rahmet-i Rahman’a kavuştu. Belediyemizden de 11 arkadaşımızı aile fertleriyle bu felakette toprağa verdik. Temizlik müdürümüzü hanımı ve dört çocuğuyla birlikte defnettik, başkan yardımcımızı evladıyla beraber aynı mezara koyduk. Şunu demek istiyorum, vefat edenleri geri getirme imkânımız yok. Onlar inşallah şehit mertebesindedir. Onun dışında bu devlet güçlü Allah’a şükür. Yıkılın evlerimizi ve diğer zararlarımızı Allah’ın izniyle telafi eder. Eskisi gibi değiliz, 70’li yıllarda ben hatırlarım bir okulu 5 senede yapardık. Çünkü devletin imkanı yoktu. Ama şimdi diyor ki Cumhurbaşkanımız, ‘Bir sene 40 bin tane evi yapıp inşallah içlerine sizleri oturtacağız’ diyor. Bunu yapar mı? Yapar çünkü örnekleri var. Geçmişte yaptı. Bize düşen sabırlı ve dikkatli olmaktır. Birbirimizin hakkına tecavüz etmemektir. Allah’ın izniyle bu devlet bütün imkanlarıyla sizlerin yanında. Bu sıkıntıları da İnşallah sabrederek, direnerek, çalışarak aşacağız.” ifadelerini kullandı.

Rahmet, merhamet, kardeşlik ve paylaşım ayı Ramazan-ı Şerif'in, depremlerin açtığı yaraları sarması ve kardeşliğin pekişmesi amacıyla daha bir anlam kazandığını vurgulayan Mahçiçek, “Evleri hasarlı olan vatandaşlarımız şehir dışına gittiler ama geri dönüyorlar. Bakın bu memleket güzel bir memleket. Bu ülkenin insanları da güzel insanlar. Bunu başka bir yerde bulamazsınız. Böyle sıkıntılı anlarımızda bakın hep bir araya nasıl geliyoruz. Biz bir paylaşım, merhamet toplumuyuz. Bu özelliklerimizi kaybetmedikçe bizi kimse yenemez. Her zaman sizlerin yanındayız, eksiğimiz veya noksanımız varsa en yakın zamanda karşılayacağız endişeniz olmasın” dedi.

Sözlerinin devamında çocukların okutulması yönünde anne-babalara telkinde bulunan Mahçiçek, şu şekilde konuştu:

 “Lütfen çocuklarımızı okutalım, kız-oğlan ayrımı yapmayalım. Onlar bizim geleceğimiz, okutacağız. Biz zengin çocukları değildik ama okuduk, rızkı Allah taksim ediyor bundan emin olur. Çocuklarımızı okutup, bu ülkeye sahip çıkacağız.”

Şair-Yazar Senai Demirci, depremzede vatandaşlara deprem psikolojisini daha kolay atlatmaları amacıyla söyleşiler gerçekleştirdi.

Demirci söyleşisinde iftar sofrasında hem sevinmeyi hem de sevindirebilmeyi öğrendiklerini belirterek, “Rabbimiz, bu derin acıdan sonra buruk da olsa Ramazan ayını nasip etti. Her sofrada hem sevinmeyi hem de sevindirebilmeyi öğreniyoruz. İftar sofrasını beklerken bütün dünya kaygılarından uzakta, cennette ağırlanıyormuşçasına doğrudan Rabbimiz tarafından ağırlanıyormuş gibi sebepsiz bize ikram edildiğini hatırlayalım. Bakın sabahtan akşama kimseye ispatlamadan, görünmeden, ‘Rabbim bir tek sen biliyorsun, o bana yeter’ diye yaşadık. Onca dünya nimetlerine yüzümüzü döndük, hiç birine yüz vermedik. Aç kaldık, susuz kaldık. Sadece Allah’ın bizi gördüğünü bilerek. Bu samimiyettir, bu içtenliktik.” açıklamalarını kullandı.

İftarın ardından çocuklara yönelik birçok etkinlik düzenlenirken, Hacivat-Karagaz, Nasreddin Hoca, kukla gösterileri, pamuk şeker ve oyuncak dağıtımıyla çocukların yüzü güldürüldü.

Programın sonunda sahur için kumanya dağıtımı gerçekleştirildi.