guncel46.com
2016-12-24 09:21:58

ŞİMDİ AŞK SEVGİLİM.

MEHMET KAYA

mulvikaya@hotmail.com 24 Aralık 2016, 09:21

 ŞİMDİ AŞK SEVGİLİM.


Bir yanımız yağmur, bir yanımız kar bir yanımız fırtına başka bir yanımız ölüm. Ölüm haberlerini dinlemekten yorulduk her akşam. Ve bilemez olduk "ülkemiz, insanımız" neden bu hale geldi diye. Kimde vardır  bu soruların  cevabı ki? Ayağı kayan dağcılar gibi yara bere içinde ülkemiz. İnsanımız yara bere içinde kimi efendiler duymak istemese de, duymak istemese de, parayı Tanrı edinen kimi adamlar.


Sahi şehirlerimizin görünen yüzü neden bu kadar karanlık, neden bu kadar zalim sokaklar? Neden kimi evlere merhamet ve vicdan girmiyor günümüz de? Kimi evler çok karanlık, ve kimi kişilerde. Ne bileyim aklımıza düşüyor işte "neden kimi adamların gönlünde memleket sevgisi yok, toprak sevgisi ağaç sevgisi yok, diye.


Bu dağlar bizim dağlarımız değil mi, ne oldu bize de, içimizden kimileri dağları bile yakıp yıkıyorlar? Nedir bu sevgisizlik, nedir bu çıkar hesapları? İnsana yakışan işler midir bunlar?


Evet sevgilim, şimdi sen kolay mı sanıyorsun "bu savaş günlerinde, bu ölüm günlerinde" sağımızda solumuzda bazı insanların aç yaşadıkları günlerde, sana  aşktan söz etmeyi. Hele bazı adamlara "kolay mı sanıyorsun" aşktan sevdadan söz etmek. Mesela şiirden söz etmek, ama şiirsiz kaldık, şairsiz kaldık, umutsuz kaldık, ışıksız kaldık.

Hem aşktan  sevdadan anlayan, söz eden mi kaldı? Bilen mi kaldı aşkın sevdanın ne demek olduğunu? Kimilerine göre aşk "bir erkekle bir kadının" birleşmesi  gibi anlaşılıyor.


Oysa aşk, aşk kutsal bir duygudur, kutsal bir düşüncedir, iyiliği yükseltmenin, hayrı öne çıkarmanın adıdır aşk. Ve dinine ırkına  rengine bakmadan "bütün insanları" sevmeden söz etmenin adıdır. Savaşlarda çocuklar ölmesin diye feryat etmenin adıdır. Kadınlar da insan demeyi becermektir.

Aşka kervancı başı bir gence "sadece doğru sözlü olduğu için" kentin ez zengin kadının yüreğine bir ateş düşmesidir. Yani servetin iyiliğe ve doğruluğa yenik düşmesidir.


Öyle olmasaydı Mekke'nin en hatırlı tüccarı olan "servet sahibi bir kadın olan Hatice"  kervan'cısı olan bir yoksul gence gönlünü verir miydi?

Aşkın öteki adıdır, üşüyen ile üşümek  bir ülkede. Sevgi dağıtmak, güzellik dağıtmaktır yaşadığın sokaklarda aşk.

Ekmeğini  olmayan biriyle paylaşma duygusuna sahip olmaktır.


Oysa içinde  yaşadığımız şehirler önce aşkı öldürdü, sevdayı öldürdü, insan yanlarımızı öldürdü önce. 

Kimse aşktan söz edemez oldu, sevdadan söz edemez oldu kimse.  Adam eşine "ben sana aşıkım" diyemez oldu. Eşlerine "ben seni seviyorum" demeyi beceremeyen erkeklerin karanlık yanları ile dolu sokaklar.

Oysa aşk aydınlık sözler etmektir bir eşin kendi eşine, kendi  çocuklarına, ve yakınlarına, akrabalarına, ve bütün insanlara.


Eski şairlerimiz de olmasa, unuttuk gitti aşkı. İyi ki onlar var, iyi ki onlar aşkı sevdayı özlemeyi hasreti yazmışlar. İyi ki onlar memleket sevgisinden sıla hasretinden söz etmişler. İyi ki onlar aşksız yaşamak ekmeksiz yaşamak gibidir demişler. İyi ki onlar köylerden, dağlardan, bağlardan, bahçelerden ekin yolan kızlardan, ekme eden kadınların bereketli ellerini şiire saza dökmüşler.


Şimdilerde bizler doğduğu köyleri unutan, doğduğu evleri beğenmeyen, annemizi babamızı kendi hallerine bırakan bir nesil olduk. Ne özlemeyi becerebiliyoruz, ne sevmeyi.

Biz o beton yığını evleri bir şey sanıyoruz, bindiğimiz arabaları bir nimet görenleriz. Alış veriş merkezlerinde  vakit harcamayı bir iş sanıyoruz.

Ne kitaptan anlıyoruz, ne şiirden. 

İnsan yanlarımız azaldı biliyor musunuz.

Eşyayı ve serveti kutsar olduk. 


Elbet zor bu sözleri söylemek. Ama söylenmesi gerek, bir birimize sormamız gerek "kardeş bize ne oldu böyle, neden bu hale düştük?" diye.

Gelin bu savaş günlerinde yeniden, yeni sözler edelim bir birimize.

İçinde insan olan sözler, içinde aşk ve sevda olan sözler. İçinde Allah korkusu olan sözler.

İçinde hesap günü olan sözler.

Hesap günü diye bir gün var, biliyor musunuz? Vallahi bütün kutsal kitaplar, bütün Peygamberler, hesap gününü haber verdiler bize.

Ama bizler "o gün" yokmuş, o gün gelmeyecekmiş gibi davranıyoruz.

Öyle değil mi,  yoksa afaki sözler mi ettim ben.

Selam ile.

Mehmet KAYA

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.