guncel46.com
2016-12-21 09:58:04

IŞIKLARI YAKMAK.

MEHMET KAYA

mulvikaya@hotmail.com 21 Aralık 2016, 09:58

 IŞIKLARI YAKMAK.


Kabul çağın en karanlık zamanında yaşamaya çalışan insanlarız. Ve İslam dünyası dediğimiz dünyanın, yeryüzü kafirleri ile başı dertte. Başımız dertte içeride ne kadar kafir yürekli kişi varsa. Eh bir kısmımızın açlık ve yoklukla da başı dertte. Nedendir acep diye soralım mı, sorsak cevabı var mı, bu sorunun? Ah be insan, bu ne haldir?

Doğru karanlık, ve zalim bir çağ çağımız, arkamız önümüz sağımız solumuz savaş çığırtkanlıkları yapan devletler ile dolu. Ondandır ülke insanı olarak, Müslümanlar olarak işimiz çok zor, ve gideceğimiz yol çok kolay gidilecek yol değil, bunu bilerek yollara düşmemiz gerek.
Kurtlara canavarlara yem olmamak için, önce yola ışıklar koymalıyız, veya ışık koyan adamların peşinden gitmeliyiz, mesela Peygamberlerin. Peygamberlerin ne söylediklerini "ciddiye alanlar değiliz" biliyor musunuz? Yoksa "bunu da nereden çıkarıyorsunuz mu" diyorsunuz bana?

Ne yaparsak yapalım "bu savaş günlerinde" başka bir çıkış yolu yok "önce Allah'ın büyüklüğüne inanarak" yürünmeli yürünmesi gereken yollar. Kitabın "yani Kuranın" ışığı altında, onun anlattığı şekilde  yürünmesi  gerek  yollar. 
Kitabı rehber edilmeyen yolun sonu hep karanlıktır, bu böyle olmaya gelmiştir çağlardır. 
Ve Peygamberler hep anlata gelmişlerdir bunu biz insanlara. Anladık mı sahi, dinledik mi, Peygamberleri? Mesela Müslümanların umurunda mı, Muhammed Mustafa'nın ne dediği, şimdi bizler için?

Keşke insan, insan Peygamberlere kulak veren, ve onları dinleyen olma gayreti içinde olsaydı. Olmadık ama, ama kendimizi önceledik, kendimizin her şeye aklının ve gücünün yeteceğini sandık. 
Aslında insan hep biraz böyledir, biraz bencil, biraz şımarık işte.

Evet Peygamberleri rehber edinmek  gerek, rehber çok önemli yola çıkarken. İnsan yollarda dökülüp kalmak istemiyorsa rehberi sağlam olmalı, yol arkadaşları da, yol arkadaşı sağlam ve doğrulardan olmalı.
Yani yol arkadaşı Ebu-Bekir yürekli olmalı.
Oysa ne çok hainlik gördük yol arkadaşlarımızdan.

Ve insan "haydi Müslüman diyelim" kitabın dediği üzere "başka insanları kendine dert edinmeli, ama bunu yaparken önce kendini Islah eden olmalı, kendini inşa eden olmalı önce.
Kendi hayatını, kendi evini kendi sokağını inşa etmeli, kendi çocuklarını inşa etmeli. Bundan sonra başkalarını inşa etmeye kalkmalı başkalarına sözü olmalı. 
Ve bu sözler her zaman insanca olmalı. Dinin dilini kullanmalı insan "başka insanları" bir yerlere çağırırken.

Oysa günümüzde kendilerine, kendi evlerine, kendi istek ve arzularına, kendi sokaklarına söz geçiremeyenler, kendi ailesine söz geçiremeyenler, kendi oğullarına, kendi kızlarına söz geçiremeyenler "uzaktan, uzaktan" başkalarını inşa etme sevdasındalar.
Bak ben buradayım, ve sizin için varım dergi, bir tavır ve hava sergilemekteler kendilerince, ne kötü bir hal.

Bundandır,hala yıkık dökük dolaşıp gidiyoruz şehirlerin sokaklarında. İnsana ait değil dolaşıp durduğu yerler. Sokaklarımız kin ve öfke ile dolu, bir birimize.
Sokaklar selama hasret.
Bir merhabaya hasret sokaklar.
Sokaklar gülen, ve mutlu insanlara hasret. Melek yüzlü çocuklara hasret sokaklarımız. Biz çocuklara oyunu ve toprağı yasak eden bir millet haline  geldik. 
Yani bir yerlerde kendimize yazık ettik, çocuklarımıza yazık ettik, kadınlarımıza yazık ettik. 
Anneliğe babalığa yazık ettik, farkında mısınız bu karanlığın?

Kuru sözler etmekle bir yere varılmıyor, bir yere varılmıyor öyle uzun uzun yazmakla.
Konferanslar ile, boş konuşmalar ile, boş vaazlar ile, boş hutbeler ile de.
Ben hocayım demekle, ben gazeteciyim, ben yazarım demekle bir yere varılmıyor:

Zaman eylem zamanı, zaman bir birimize sahip çıkma, bir birimizi candan kucaklama zamanı. 
Zaman selamı, ve merhabayı sokaklara evlere yayma zamanı.
Yoksa bu savaşlar, bu pis ölümler, bu kavgalar ve öfkeler bizim sonumuzu getirecek.Ve daha yaşanmaz olacak dünya.
Şehirler daha yaşanmaz olacak. 
Ve şehirlerin ortasına dikilen gökdelenler bize sadece "merhametsiz olmayı, vicdansız olmayı, Allah'sız yaşamayı" öğretecek, böyle giderse.
İnsan aklını başına almalı, ve İnsan yüzünü Allah'a dönmenin çaresini aramalı. Yoksa fena karanlıkta kalacağız hep birlikte. 
Gelin yakılması gereken ışıkları yakmadan yola çıkmayalım, yollar çok karanlık.

Mehmet  KAYA
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.